Loading

TARIMSAL UYGULAMALAR

Dünyanın birçok bölgesi tarla bitkileri üretimine son derece elverişli olmakla birlikte, tarla bitkileri tarımını kısıtlayan en önemli faktör su eksikliği veya nem yetersizliğidir. Türkiye’de tarım alanlarının yaklaşık %40’ı yarı kurak alanlardan meydana gelir ve bu alanların büyük çoğunluğu Orta Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde yer alır. Sulama, en basit anlatımla, bitki büyümesi ve gelişmesi için gerekli olan suyun sulama suyu ile toprağa verilmesidir. Sulama yaparak toprak suyu tarla kapasitesine getirilir. Amaç; bitki büyüme ve gelişme dönemleri boyunca kök bölgesini sürekli nemli tutmaktır. Böylece bitki için hayati önemi olan su ve besin maddelerinin birlikte topraktan daha kolay alınması ve toprak üstü organlara taşınması sağlanır. Nemli tarım uygulamalarının yapıldığı bölgeler haricinde sulama çoğu zaman önemli bir tamamlayıcı veya bazen zorunlu bir gerekliliktir. Ancak çok su, çok verim demek değildir. Ekilen ürünün ihtiyacı olan suyu, uygun zamanda ve uygun miktarda toprağa vermek gerekir. Aksi halde toprak tuzluluğuna ve erozyona neden olunarak tarım toprağı elden çıkabilir.

Toprak verimliliğinin sürdürülmesi için gübrelerle gübreleme yapılması gerekir. Yapısında bir veya birden fazla bitki için gerekli besin maddeleri bulunduran ürünlere gübre, gübrelerin doğrudan bitkiye veya toprağa verilmesi işlemine ise gübreleme denir. Tarla bitkilerinin gübrelenmesinde; hangi bitkiye, hangi gübrenin, ne zaman, ne şekilde ve hangi dozda verilmesini bilmek gerekir. Genel olarak tarla bitkilerinde köklenmeyi teşvik eden, kurağa ve soğuğa dayanımını artıran fosforlu ve potaslı gübreler ekimle birlikte bir defada alt gübre olarak, büyümeyi hızlandıran ve verimi artıran azotlu gübreler ekimle birlikte alt gübre ve ekimden sonra üst gübre olarak iki veya üç defada, kompoze gübreler ise ekimle birlikte alt gübre olarak bir defada toprağa verilir.

Tahılların biçerdöver ile hasat edildikten sonra toprak yüzeyinde kalan dikili saplarına anız denir. Ülkemizde maalesef anızlar çoğu zaman yakılır. Oysa organik maddesi çok düşük ve erozyona çok açık olan tarla topraklarında anız yakılmamalı, bilakis sürülerek veya parçalanarak toprağa yeniden kazandırılmalıdır. Anızın yakılması ile topraktaki organik madde yakılarak yok edilmektedir. Topraklarımızda zaten %1 den daha az olduğu belirlenmiş olan organik madde, bitkisel bir artık olan anızın yakılması ile giderek yok edilmektedir. Organik madde miktarının azalması ve yok edilmesi toprakları daha verimsiz ve erozyona daha hassas duruma getirmektedir.